top of page

Bugün yıllar öncesinden bir şarkıyla uyandım...




Günaaaydın

Bugün yıllar öncesinden bir şarkıyla uyandım.


No Doubt-Don't Speak


Bağıra bağıra söyleyerek güne başladım.

Ayılamadım.

Diyete başlamamı kutlamak adına moral olsun diye

Tuzla'nın en sevdiğim pastahanesi Tahıl'dan sandviç aldım.

Ayılamadım.

İşe gittim kahve içtim.

Ayılamadım.

Modoko'ya gittim koltuk almaya,

fiyatları görünce ayıldım ve bayıldım.


Gereksiz detaylar dışında böyle sıkıcı bir gündü.

Pahalılığı konuşmaktan dilimizde tüy bitti.

Bedava yaşıyormuşuz valla.


Kapitalizm bayrağını elinde sallayarak en önce koşanlardanım.

Çünküüüü

Bu koltuğa yeni halı gerek, yeni halıya yeni sehpa gerek.

Gereksiz olan her şeyin bu kadar gerekli olması,

Benim ağlanacak yerde gülmelerime benziyor.


Benim kızlarla Tuzla sahile pikniğe gitmiştik kahvaltıya.

Birinde bisiklet var diğerinde paten.

Onlar abla kardeş sürüyor ben de çimenlerde kitap okuyorum.

İkisi yarış yapmaya başladı.

Ufaklık bisikleti gayri ihtiyarı ablasına kaydırınca,

bizimki bir anda reflexle kaydı.

İki ayağı da nasıl olduysa öne doğru kalkarak, baya havalandı.

Sonra kıçının tam üstüne yere yapıştı.


Çocukcağız öyle bir feryatla bağırmaya başladı ki.


Beni aldı bir gülme.


Katılıyorum gülmekten yanına zor gittim.

Çocuk haykırıyor etraftan gelmeye başladılar ama kimse tam yaklaşamıyor çünkü anası gülme krizinden konuşamıyor bile.

O kadar absürt bir durum var ki ortada, yardım etsek mi etmesek mi bilemiyorlar.


Kızın patenini bile çıkaramadım öyle canı yanıyor.

Hem onu taşımaya çalışıyorum hem gülmeye devam ediyorum.


Ya elimde mi? Durmuyor işte.


Gittik acile.

Röntgen çekildi kuyruk sokumu çatlamış.

Beni yine aldı bir gülme.

Kız diyorum çanağı yardın :)


Öyle bir gündü işte.

Olur olmadık yerde geliyor.


Birimiz bağıra bağıra ağlıyor, öteki bağıra bağıra gülüyor.


Güdülerimizin esiriyiz.

Bazen de çok istediğimiz bir şey gerçekleşir.

Ama hevesimiz geçmiştir.

Tat vermez.


Siz de çoğu zaman kendinizi uyumsuz hissediyor musunuz?


Hidrolik pistondaki o-ring gibiyim.

Yatak 3x2 ama benim ölçüm 3x1, 5.

İkisi de birbirine uygun. Taksan olur ama sızdıracak.


Elimden geleni yapıyorum.


Yıllar önce bir tanıdığımız vardı.

Adam tam kapitalizm karşıtıydı, burjuva gençliğinden yakınırdı.

O her konuştuğunda gözüm kot pantolonuna takılırdı.

Levis giyerdi.

Bana bu çok tezat gelirdi.

Şimdi ki tezatlıkların yanında çok masum kalıyor rahmetli.


Arzularımız bizi yönlendirirken,

Duygularımızı derinlere gömerken,

Önceliklerimiz zamanı böyle çalarken,

Tek tuşla dünyayı elimizin altında tutuyorken,

Nasıl bayrağı elimizde tutmayalım ki?


Benim derdim inkâr edilmesi.

Etmeyin abi.

Akıllı telefonlar çıktı insanlık öldü.


Ben de mide ağrısından öleceğim.


Size sevdiğim dizelerle veda edeyim;



mükemmellik kimin umurunda

ben hayatın karmaşasına kapılıp

kaybolmayı yeğlerim.


-Rupi Kaur

Comments


bottom of page