top of page

Kaos


Asla baş edemediğim bir durum. 


Kaostan beslenen insanları anlayamıyorum. 

Mental olarak nasıl dayanıyorlar? 


Herkes seni istemiyor. 

Herkes sana lanet ediyor. 

İşler çığırından çıkmış. 


İnsanlar ölüyor. 


Bir yılda en az beş kez büyük olaylar vuku buluyor. 


İnsanlar ölüyor. 


Patlamalar, ekonomik krizler, deprem, sel, tecavüz, eğitimsizlik, haksızlık, adaletsizlik...

Hiçbirinin altından kalkılamıyor. 


Zaten vaden dolmuş. 

Yoruldum de. 

Git işte. 

Bırak. 


Obama görevi bırakmadan önce bir konuşmasında şöyle demişti;

'Afrika'yı daha sık ziyaret edebileceğim için mutluyum. Aileme daha çok zaman ayırabileceğim.' 

Normalde yakın takipte olmasam da bu sözleri aklıma kazınmış. Daha bir sürü konuşmaları önüme geldi ama Obama diyince aklıma gelen bu iki cümle. 

Öyle insancıl, öyle normal ki. 

Koltuk sevdası yok. Canavarlaşma yok. 

İki çok mantıklı sebep, görevi bırakmasında ki sevinç için. 


Güncel durumun berbatlığı yanı sıra, hakaretler, iftiralar, kötü söylemler bizi yıldırdı. Birbirine katil diyorlar çok normalmiş gibi. Ne söyleyen rahatsız ne de katil yaftası giyen. 


Ben olsam? 


Aha..! 

Ben de bir keresinde katil oluyordum. 

Tuzla vatan caddesinde köşeyi dönerken. 

Sabah vakti. 

Yoldan, karşı yola geçerek döneceğim. 

Sola bak tamam. 

Sağa bak tamam. 

Devam et. 

Tekrar sola bakarken.... 

Güm. 

Vurdum birine. 

Uzun boylu bir delikanlı. 

Muhtemelen öğrenci okula gidiyor. 

Allahtan birinci viteste. 

Ellerimin zangır zangır titremesine kapıyı zor açtım. 

İndim aşağıya. 

Orası biraz kopuk bende. 


En son delikanlı bana sarılmış teselli ediyordu. 


Abla daha iyi misin? 

Eve bırakayım mı seni? 

Abla iyiyim dedim ya. 

Tamam abla ağlama iyiyim yemin ederim. 


Beni teselli ediyor!


Korkusu bile yetti ne hale geldiysem benim ona söyleyeceklerimi o bana söylüyor. 


Yani benim kaosla baş edebilme güdüm bu kadar işte. 

Siz bunca nefreti, bunca sebebiyet vermeyi nasıl kaldırıyorsunuz? 

Taştan öte, robottan biçme... 


Bir de benim büyük kız misafirlikte ranzadan aşağıya suratının üzerine düşmüştü. 

Kartal'da.

İstanbul'a yeni gelmişim yer bilmem, aracım yok. 

Kucağıma alıp Sokağı iki kez gidip gelerek ciyak ciyak bağırmıştım. Sonra sağolsun birileri hastaneye götürdü bizi. 

İki kat inip çıkarak bir opera daha yaptım. 

Doktorlara inanmadım, 

Filmler, röntgenler... 

Herkes sağolsun seferber oldu. 

Çocuk iyiyse madem neden bu kadar ağlıyor?? 

Dedim. 

Sen önce ağlamayı bırakıp sakinleşirsen o da susacak dedi bir diğer doktor. 


Ha? 


Sakinleştim tabi. Zaten dermanımda kalmadı. 

Sonra tatlıya bağladık, 

Benim gözler şiş, kızın da burnu şiş. 

Keşke bu kaos yerine buz koysaydın yeterdi dediler. 

Ödem yapmış. 


İlk çocuk doktor bey. 

Tecrübe yok. Cahillik var. 


Peki sizin kaçıncı seferiniz hala tedbir yok? 

Benim ikinci çocuk oldu, doktora gittiğim sayılıdır artık. 

İlk çocuk tecrübesi ikinci çocuğu büyütmeye yetti. 


Kaosla baş edememem gerçeğini ise şöyle çözdüm. 

Kaos yaratmamak. 

Tedbirli ol. 

Bilinçli ol. 


Yine de kaos olabilir mi? 

(lütfen olmasın) 

Olabilir. 

Sakin ol. 

Durum değerlendirmesi yap. 

Halledebilleceğin bir şey ise yap. 

Halledemiyorsan, yardım al. 

Olmadı, 

Bertaraf ol. 



Bunu okuyan gözlerinizden öperim. 

Hoşçakalın. 

3 Comments


Ayfer DİNÇER
Ayfer DİNÇER
Feb 26, 2023

Geçmiş olsun.

Like
Ayfer DİNÇER
Ayfer DİNÇER
Feb 27, 2023
Replying to

😂 geçmiş oldu .

Like
bottom of page